Şu geçtiğimiz birkaç yılda Z Kuşağı ile ilgili öğrendiğimiz en önemli şey çevre duyarlılıkları oldu. BM’de konuşma yapacağında, karbon nötr bir seyahat için Atlantik’i yelkenli ile geçen 16 yaşındaki Greta Thunberg gibi üyeleriyle bugünün gençleri için okul grevleri ve iklim yürüyüşleri gündelik sıradan etkinlikler.
Ancak konu gezegeni en çok kirleten endüstrilerden olan modaya geldiğinde, Z Kuşağı tezat bir durum içinde. Dijital teknolojinin içine doğmuş ve sosyal medyanın yükselişinin bir parçası olarak büyümüş olan bu kuşak aynı zamanda büyük hızlı moda markalarının yükselişiyle çekici indirimler ve “influencer” işbirlikleri için bir hedef grubu oldu. Çevresel duyarlılıkları yüksek olsa da onların elinde modanın gidişi daha sürdürülebilir bir noktaya doğru mu orası pek net değil.
Gazeteci yazar Lauren Bravo’ya göre hızlı modanın gençlere çekici gelmesi oldukça anlaşılabilir bir durum: “Yaşam maliyetleri son yıllarda çok arttı ve her şey çok belirsiz; bugünün gençlerinin enerjilerini yükseltmek için ucuz kıyafetler almaları hiç şaşırtıcı değil. Pahalı tatillere gidemiyor, ev ya da başka büyük şeyler alamıyorsanız ne yaparsınız? Ucuz bir elbise alırsınız.”
Yavaş moda aktivisti Caroline Jones’a göre ise kimliklerini ve kişisel tarzlarını yeni oluşturmakta olan gençlerin farklı trendleri denemesi herkesin bir noktada yaşadığı bir şey. “Elli yaşımda tüm trendleri görmüş biriyim ama gençseniz henüz hepsini bilmiyorsunuz ve her şey çok parlak, yeni ve heyecan verici.” Kendi kızlarıyla deneyimlerinden örnek veren Jones, ikinci el alışverişe çok ilgili olmadıklarını ve bunun yerine hızlı moda markalarını tercih ettiklerini söylüyor. “Ne zaman Instagram’a girseler, farklı kombinler ve marka etiketleri görüyorlar.”
Hızlı moda yeni bir fenomen değil ama çevrimiçi satıcılar ucuzluğun yanında yarattığı ulaşım kolaylığıyla konuya yepyeni bir boyut kattı. Geleneksel markaların aksine dijital platformlarda yürüyen bu iş türü çok daha düşük maliyetli olduğu için fiyatlar daha düşük ve istenen kampanyalara bütçe ayırmak daha kolay. Televizyon programlarından sosyal medya ünlülerine kadar verdikleri sponsorluklarla adlarını geniş kitlelere duyururken, Balmain ya da Fendi gibi markaların ürünlerinin benzerlerini satarak fan gruplarına da hitap ediyorlar.
Z Kuşağı uzmanı Jason Dorsey’e göre sürekli fotoğraflanan bu kuşak için bir kez dijital olarak ölümsüzleşince aynı kıyafeti yeniden yeniden giymek diye bir şey yok. Bunun yerine aralarında kıyafet değiştiriyor ya da malum markalara yönelip her etkinlik için farklı bir kıyafet alıyorlar. Festivaller için 2-3 günde giyilecek kıyafet stoğu yapıyorlar.
Caroline Jones, tüm bu alışkanlıkların bir anne olarak onu çok endişelendirdiğini söylüyor. “Kahve alır gibi davranıyorlar. Bir elbiseye 5 dolar vereceğim, birkaç kez giyeceğim ve bu kadarı yeterli olacak.” Oxfam’a göre, Birleşik Krallık’ta her yıl alınan yeni kıyafetlerin karbon ayakizi bir uçağı dünyanın etrafında 900 kez uçurmaktan fazla. Guardian’da yakın zamanda yayınlanan bir makaleye göre, sadece kıyafetlerimizin kullanım ömrünü iki katına çıkarmakla karbon salınımını %44 oranında düşürmek mümkün.
Internetin her köşesinden fışkıran sonsuz teşvikler varken, hızlı modaya direnmek çok fazla irade gerektiriyor. “Hızlı moda zincirlerinden tamamen uzak durmak ve şu an olduğum yere gelmem birkaç senemi aldı.” diyor 19 yaşındaki sürdürülebilir moda bloggerı ve aktivist Tolmeai Gregory. Başta ilgisini konuya çeken şey Rana Plaza felaketi olmuş ve kendisini bir istisna olarak da görmüyor. “Benim etrafımdaki Z Kuşağı kişileri ikinci el kıyafetlere ve ileri dönüşüme şaşırtıcı derecede ilgili. Bence bu gittikçe normalleşiyor.”
Dahası, yerel mağazaların ötesinde Depop gibi dijital ikinci el uygulamaları da oldukça popüler. Profil yaratmak ve nakit kazanmak oldukça kolay olduğu için 26 yaş altı kullanıcı oranı oldukça fazla. Caroline Jones, bunun satmak için daha fazla almayı teşvik edebileceğinden endişe etse de Z Kuşağının daha önce giyilmiş kıyafetleri almaya bu kadar açık olması umut verici.
*Bu yazı refinery29.com‘dan alınmış, bazı değişikliklerle çevrilmiştir.